Para, Aşk, Başarı Hangisini Çoğaltmak İstersin?

Hayatında neleri çoğaltmak, büyütmek, daha fazla olmasını sağlamak istersin?

– Başarı

– Aşk

– Kariyer

– Para, zenginlik

– Mutluluk

Peki bunları sadece ve sadece senin yapabileceğini söylesem. Yani başka bir etken olmadan… (onlar sadece yardımcı olabilecek birkaç argüman.)

Şimdi yazının burasında şöyle bir ek bilgi vermem gerekir ki nasıl yapılabileceğini çok daha rahat kavrayabilirsin.

Hepimiz enerjiyiz (ve bunda hem fikiriz değil mi) yani bunu ben değil, fizik, kuantum özetle herkes ve her şey söylüyor. Bunu duymamış ya da bilmiyor olman bu gerçeği değiştirmiyor haberin ola:)

Yess aslında söyledikleri şu: HER ŞEY BİR ENERJİ…

Şöyle açayım; bu yazıyı okuduğun teknolojik aletten tut, yaşadığın ev, yediğin / içtiğin şeyler, hayvanlar, bitkiler… Her şeyin içinde gerçek anlamda her şey var yani 🙂

Bu her şeyin içinde kelimeler de var, söylediğin, okuduğun, duyduğun.

Bu her şeyin içinde düşüncelerin de var 😉 ve beyninin içinde olduklarından belki de en güçlüsü onlar olabilir yani düşüncelerin…

Tabii düşüncelerini kelimelerin takip ediyor zira düşündüğün şeylerin bir kısmını aynı zamanda söylüyorsun…

Şimdi bu düşündüklerin, söylediklerin enerji ya; bir de frekansları var tabii ki… İşte bunlar sen düşününce, konuşunca evrene oldukları frekansta yayılıyorlar, dalgalar halinde… Sonra ne oluyor, aynı dalgalar halinde tekrar sana dönüyorlar (aynı bumerang gibi) tabii ki oldukları frekansta… Bunun zamanı değişken bazen hemen bazen bir süre sonra.

Hani bazen diyorsun ya “bak söyledim, oldu” ya da ” ben demiştim” bunu söylemeyi sevmeyen var mı?

Bir bak bakalım gün içinde en çok hangi kelimeleri kullanıyorsun ve bunların frekansları nasıl?

Hemen şunu da söyleyeyim tabii ki negatif, küfür vb. kelimelerin frekansları çok düşükken tam tersi kelimelerin da aynı şekilde yüksek.

Sana pollyannacılık gibi gelebilir.

Bense buna bakış açını değiştirmek diyorum.

Kelimelerin ve düşüncelerin inanılmaz gücü.

NE SÖYLER, DÜŞÜNÜRSEN HAYATINA ONU ÇEKERSİN… Buna çekim yasası denir. Çekim yasasının özü de enerji ve frekansın sahibine geri dönmesidir. (ben böyle yorumluyorum)

Peki şimdi konuya gelelim…

Bu daha giriş kısmıydı:)

Günlük hayatta odağın nerede? Bir dur ve düşün.

Odağın neredeyse düşüncelerin ve kelimelerin de ona yakın yerlerdedir.

Mesela; sen tüm bir gün boyunca geçen gün eşinle, arkadaşınla, müdürüne yaptığın tartışmayı düşünürsen (olayı tekrar tekrar yaşamaya devam edersen) düşüncelerinin hemen hepsi negatiftedir. Ve bu da doğal olarak kullandığın kelimeleri etkiler veeee işte al sana bütün gün süren negatiflik hali…

Sonra buna şöyle isyanlar eklenir. 

– Yahu bir işim de doğru gitsin

– Ben nerede hata yapıyorum

– Hepsi mi beni buluyor

Ne o tanıdık geldi mi bunlar?

Hiiç kendini yanlış yapma aksine tebrik et çünkü bunları hayatına sen çektin, sen yarattın SAKIN başkalarını da suçlama…

Al kabul et ve bunun sana hediyesine bak. Aslında bundan kendine harika bir tecrübe çıkarabilirsin. Eğer o tecrübeyi aldıysan işte şimdi bunu gününü, hayatını istediğin gibi yaratmak için kullanabilirsin.

Hemen bir örnek vereyim: Mesela daha da başarılı olmak istiyorsun.

Her zaman hatalarına odaklanırsan, beynin bir süre sonra otomatik olarak hatayı ve hata yapmayı senin rutinin kabul eder ve daha çok hata yapmaya başlarsın.

Halbuki başardıklarına odaklanırsan bu seni zaten muhteşem bir frekansta tutacağından hata yapmazsın ki 🙂

Hayatında odağın neredeyse onu besler, büyütür ve daha da güçlü/büyük yaparsın.

O tamamen senden gücünü alarak beslenir.

Peki senin odağın nerede?

Tüm yazılarıma ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz, keyifli okumalar.

Sevgiler @mor.baykuhs, nam-ı diğer Aylin