Yoga ve Nefes Bağlantısı

Düalitenin içinde özümüze bir adım daha yaklaşabilme karanlığımıza ve aydınlığımıza sahip çıkabilmek.

Yenildiğimizde de kaybettiğimizde de aynı yerde durabilme; oradan hayata, insanlara, dünyaya bakabilme becerisi geliştirebilmek.

Güç mü önemli yoksa gücü devam ettirebilme becerisi mi yani güçlü kalabilmek mi?

Evet sevgili okurum, giriş olarak bunlar geldi içimden.

Bir önceki yazımda Mindfulness nedir ve nasıl uygulanırı yazmıştım.

Şimdi de Yoga nedir sorusu ve Nefesle bağlantısını, dilim döndüğünce, kendi algımdan ve bakış açımdan anlatmaya çalışacağım.

Öncelikle benim de çok sevdiğim Carl Gustav Jung’ un “Dışa bakan rüya görür, içe bakan uyanır.” diyerek iç dünyamızın önemini altını çizerek söylemek istedim.

Yoga, İndus Vadisi’nde tamamen asanalardan (temel duruş) ibaret içsel bir yolculuk olarak başlamıştır. Ve sadece erkeklere özel olarak yapılıyordu.

Ne zamanki Avrupa’daki sirkler ve akrobasi ortaya çıkmış. Hindistan’a gelip bunu öğrenen akrobatlar Yogayı bir show, spor şeklinde tanıtıp tüm dünyaya yaymışlardır.

Bugün bile Yoganın çok uçuk yerlerde olması, bedene zarar verecek şekilde yapılması, sadece bir zümreye aitmiş gibi uygulanması, fit ve zayıf insanların sporu olarak yapılıyor olması tam da bu sebeplerdendir.

Benim kanımca benim yogam asla bu değildir. Spor ayrı, Yoga apayrıdır. Benliğime, özüme bir adım daha yaklaşabilmek, düalitenin içinde kendi varlığıma sahip çıkabilmek şeklinde yorumluyorum. En en özelim. Bütünsel bakıyorum. Her ne diyorsanız. Sinir sistemi düzenleyen, ana sizi zınk diye getiren, farkındalığımı arttıran, motive eden, içsel beni keşfetmemi sağlayan bir olta atan şahanemdir.

Paulo Coelho’nun “Ben ruhu olan bir beden değilim, beden denilen görünür bir kısmı olan bir ruhum.” sözüyle yoga halimi anlatabilirim. O anda sadece ruhum konuşuyor, bedenim de ona yardım ediyor diyebilirim.

Size göre Yoga nedir?

Arzu ederseniz yorumlara yazabilirsiniz.

Ve Yogacı olarak tanımladığımız tanımın da asla benimle örtüşmediğini fark ediyorum. Yogacı, tamamen pozitif, relax, hiç sinirlenmeyen, her zaman dingin, güler yüzlü insan olarak tanımlanıyor.

Ben bunların hiçbirini kabul etmiyorum. Bilakis; kendi olan, doğal halinden ödün vermeyen, her halini kucaklayan, dengeli bir insan modelidir. Hepimiz insanız, iki uçta karanlıktır. Sadece dengede olma hali. Ne çok pozitif ne de negatif, sadece ortası.

Kendini iyi tanıyan, özüyle barışık, bunun üstüne çıkıp hepsini yönetebilen bir kişilikten bahsediyoruz.

Yoga benim için varlığımla temas edebildiğim yer. Yogada da pratiğime Mindfulness bilinçli farkındalık ve dikkatimi getirdiğim an beynimin yapısı değişiyor. Dikkat çok önemli, sadece farkındalıkla olmuyor.

Benim yöntemlerinden sadece biri Yoga hali.

Hangi yöntemle olursa olsun, şu an varlığıyla temas edebilen herkese selam olsun.

Ne mutlu hepimize coşku, heyecan, merak, yaşama sevinci her hücremizi nefesin gücüyle sarsın, hiç bırakmasın.

Sevgili okurum önceki yazılarımı da okumak için buraya tıklayabilirsin. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere.

Sevgiyle, nefesinizde ve düzenli pratiğinizde kalınız.

Mindfulness Melike